50 yıl sonra nerede olacağımız hakkında son derece iyimserim. Tüm bunları görecek kadar uzun yaşar mıyım bilmiyorum. Daha bugünden gidişatımız ile ilgili fikirler edinmek mümkün.
Çok büyük bir hızla büyüyen insan nüfusu, ailelerin başarılı oldukça daha az çocuk sahibi olmayı tercih etmeleriyle nüfus artık daha yavaş büyüyor. Nüfusun zirve noktasını gördüğümüz için kaynak kısıtlaması altında nasıl yaşayacağımıza dair bir fikrimiz var artık. Şiddet ve diğer suç unsurlarında da bir azalma görüyoruz, bu ne yazık ki şiddetin ve suçun tamamen yok olduğu anlamına gelmiyor. Dünyanın her yerinden kötü haberler duyuyoruz ama her geçen yüzyıl ile birlikte daha az savaş ve daha az ölüm yaşadığımız bir gerçek.
Başka ülkelerde ki işlere ve üretilen ürünlere değer verip, ortaklaşa düşünmeyi öğrendik ve başardık. Çevreye zarar vermeyecek enerji türleri keşfediyoruz. Yoksul olan milyonlarca insana nasıl ve ne kadar yardımcı olabiliriz? Bu konuda ilerleme sağladık ama eşitsizlik hâlâ endişe verici boyutta. Tahmin etmesi zor olan şeyler de var.
50 yıl sonra robotlar hayatımızda ne kadar önemli bir yer alacak? 20 yıl önce insanlar robotlar hakkında konuşmaya korkuyordu ama korktukları başlarına gelmedi. Robotlar filmlerde veya oyuncak olarak karşımıza çıkan bir merak konusuyken gelecek senelerde robotlara yapılan harcamalar ve araştırmalar sayesinde robotlar filmlerde gördüklerimiz kadar iyi olabilecek.
Avantajımızı iyi düşünmeliyiz, daha uzun yaşıyoruz, potansiyelimizi nerelerde kullanabiliriz? Çalışma yaşamımız nasıl değişecek? Uzun yaşam sonucunda ise nüfus yaşlanacak ve beraberinde ilginç sorunlar da getirecek.
Uzun yaşam, daha fazla bilim, daha fazla eğitim, insanlık anlayışı, yaygın ve küresel bir bakış açısı, daha çok elde edebilme becerisi. Bu kolay olmayacak ama, doğuştan gelen merakımızı yitirmeden bu gelişime nasıl dahil olup katkıda bulunabileceğimizi düşünmeliyiz. Eğer bunu yapabilirsek 50 yıl sonra daha iyi bir yerde yaşıyor olacağız.
