GDO Gerçekten Zararlı Mı? GDO ile Yapılabilecekler

GDO ve Hikâyesi

GDO Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar'ın kısaltılmış halidir. GDO zaten eskiden beri vardı. İnsanlar daha iyi meyve veren bitkileri, işe yarar sadık hayvanları birbirleri ile çiftleştirip çoğalmalarını sağladılar. Daha çok meyve veren ağaçlar, sadık kurtlar, tarlayı sürmek için atlar, öküzler ve daha bir çok hayvan ve bitki. Bu seçici yetiştirme tamamen şansa dayalıydı. Genetik Mühendisliği sayesinde ise bunu kontrol edebilecek durumdayız meyveyi daha büyük, hastalıklara karşı dayanıklı, daha uzun ömürlü yapmak gibi birçok seçeneğimiz var. GDO insülin gibi ilaçlar üretmek için tıp alanında da kullanılıyor burada sorun yok fakat konu canlılara gelince insanlar panikliyor. Bunu yapabiliyorsak endişeye sebep olan ne?

GDO'nun Sakıncaları

GDO'nun sakıncalarından ilki genetik olarak değiştirilen bir organizmanın genetiği değiştirilmemiş başka bir organizmayla eşleşerek yeni özellikler kazanmazı yada ona özelliklerini bulaştırması. Bu durumu kısır tohumlar ile çözmüşlerdi. Bitki yetiştikten sonra çoğalamıyor ve ölüyordu buda her yıl tohum almayı gerektiriyor.

GDO bitkiler tamamen yabanileşmez. Bitkilerin büyük çoğunluğu kendini tozlaştırır ve yayılır buda diğer bitkiler ile karışmasını sağlar. Bu sorunu da GDO'lu diğer bitkilerden uzaklaştırmak ile çözebiliriz.

Genetiği ile oynanan bir şey tehlikeli ve durdurulamaz yada durdurulması zor bir organizmaya dönüşebilir bu yüzden dikkatli kullanılmalı.

Canlı DNA'sının özelleştirilmesi insanları korkutuyor.

Genetik mühendisliği sayesinde değiştirlimiş kontrolden çıkan katil bakteriler/virüsler vs. gibi  tehlikeli olabilecek şeyler.

GDO'nun Yararı

 Katil meyveler üretebiliriz. Açıklayacak olursak   ekinlere zarar veren böcekler için  zehirli fakat insanlar için zehirli sayılmayacak şekilde bitkilerin genlerini biçimlendirebiliriz. Bir tür için zararlı olan diğer bir tür için zararsız olabilir. Kahve böcekleri öldürür fakat çoğu insan için vazgeçilmezdir. Çikolata köpekleri öldürebilir ama insanlar için haz vericidir.


Yabani otların yetişmesini engelleyecek ve diğer zirai tarım ilaçlarına karşı bağışıklığı olan bitkiler üretebiliriz. Bu şekilde ekinlere zarar vermeden otları temizleyebiliriz.

Bazı ağaçlar (Amerikan kestane ağacı gibi) karbon emisyonunu diğer çoğu bitkiden daha etkili bir şekilde yapar. Tüm bitkileri bunu yapabilecek şekilde biçimlendirirsek bu tüm dünya için iyi bir şey olur. Havayı temizlemiş ve çevreye verdiğimiz zararı tersine çevirmiş oluruz.

İklim değişikliklerine adapte olabilecek gelişmiş bitkiler üretebiliriz.

Azot gibi yaygın bir gübrenin toprakta  birikmesi yeraltı sularını kirletiyor, bunun için kendi azotunu toplayan bitkiler üretebiliriz.

Artan nüfus yüzünden daralan alanlarda daha çok  besin üretilmesini sağlayabiliriz.

GDO'yu kullanarak dünyayı daha temiz bir hale getirebiliriz. İklim değişikliğini tersine çevirebiliriz.

Tarım ilacı üreticileri için GDO büyük bir sorun ve onlar için para kaybetmek anlamına geliyor bu yüzden yanıltıcı haberler ile halkı etkileyip GDO'nun kötü bir şey olduğunu düşünmemizi istiyorlar. Tehlikeli olabilecek bir şey fakat aynı zamanda iyi bir şekilde de kullanılabilecek bir şey her yıl sivri sinekler yüzünde sıtmadan ölen binlerce insan var. Laboratuvarlarda genleri hastalık taşıyamayacak şekilde değiştirilmiş yüzlerce sineği doğaya salıp bunu durdurabiliriz.

GDO teknolojisi insanın doğaya verdiği tahribatı minimuma indirip hem doğal yaşamı hemde insan yaşamını korumayı amaçlar

GDO'lu gıdalar yemek GDO'suz gıdalar yemekten daha zararlı değil. On yıllarca süren binlerce araştırmanın sonucu bunu gösteriyor.

Bazı Örnekler

Bangladeş'te patlıcan önemli bir ekindir. Zararlı böcekler tarafından ekinleri yok edildiğinden çiftçiler böcek ilaçlarına abandı bu hem pahalı hem zararlıydı. Bunun sonucunda bir çok çiftçi hastalandı. 2013'te GDO'lu patlıcan tanıtıldıktan sonra (böcekler için zehirli olacak şekilde değiştirilmişti.) çiftçilerin böcek ilaçlarına ihtiyacı kalmadı, büyük bölümü iyileşti ve ekinleri zarar görmediği için gelirleri arttı.

1990'larda Hawaii'deki papaya bitkisini tehdit eden halkalı leke virüsü yayılmıştı. Virüse karşı dayanıklı şekilde genetiği değiştirilmiş papaya bitkileri sayesinde kurtarıldı.